İlk çocuğunu doğurmuş hemen hemen her anne, ne yer içersem sütüm artar stresine girer. Ben de o annelerden biriydim, ek gıdaya geçene kadar mama takviyesi yapmama gibi bir hedef koymuştum kendime. Taşan bir sütüm yoktu ama hedefime ulaşmıştım :).

            Her ne olursa olsun vücutta meydana gelen her değişiklik beyin tarafından yönetildiğinden süt üretimi de deneyimime göre birkaç faktöre bağlı:

• Sağlıklı Beslenme: Sütün miktarını belirleyen en önemli faktör tükettiğin sıvı, özellikle de su. Kalitesini belirleyense yediğin yiyecekler. Siz ne kadar dengeli beslenirseniz bebeğiniz de o kadar sağlıklı olacaktır. Taze sebze, meyve, et (kırmızı et, beyaz et, balık eti), baklagiller, kalsiyum zengini gıdalar (peynir, süt, yoğurt), kuruyemiş (ceviz, badem, ceviz) ve protein zengini yumurta dengeli biçimde tüketilmeli. Bunların yanında ben, ısırgan otu ve rezene gibi otları kaynatıp içmenin de faydasını gördüm. Ayrıca vücudumdaki mineral dengesini korumak için de her gün olmasa bile haftada 4-5 gün maden suyu içtim.

• Stresten Uzak Durup Yeterince Dinlenme: Bu maddenin ne kadar önemli olduğunu doğum yaptığımın 1. haftasında acı bir deneyimle yaşadım. Malum sizi seven tüm dostlarınız akın akın hayırlı olsuna geliyor. Tüm gün misafirlerle ilgilenip yeterince dinlenemeyince akşamına gelmeyen süt ve açlıktan ağlayan bir bebekle kalakaldım. Ne yerseniz yiyin mutlaka ruhunuzu da bedeninizi de dinlendirin.

• Memeyi Doğru Boşaltma: Bebekler emerken önce sütün yağsız kısmını alırlar, sonlara doğru yağ oranı artar. O nedenle sonuna kadar emmeyen bebeklerin kilo alımı daha yavaştır. Bunun yanında anne emzirdikçe sütü artar. Ayrıca süt sağma makineleri bebekler kadar iyi sütü çekemediğinden süt gelmiyor olsa bile birkaç dakika fazladan sağmakta fayda var.

• Bebekle Kurulan İlişki: Sonuçta süt üretimi hormonlarla ilgiliyse emzirirken bebeği okşamanın, ona sevgi sözcükleri söylemenin ve gülümsemenin de süt üretimine etki ettiğini düşünüyorum.

Unutulmamalıdır ki bebekler emerken sadece karınlarını doyurmuyorlar. Kendileri dışında bir canlı ile etkileşime geçiyor, temel güven duygusunu inşa ediyorlar. Çocukların bu ilk sosyal beceri deneyimi emme yoluyla anne ile gerçekleştiğinden bu eşsiz deneyimin onlara hakkıyla yaşatılmasını dilerim.

Psk. Dan. Yelda ARSLAN