Kaç yaşına gelirsem geleyim oyuncak dükkanlarını gezmeyi çok seviyorum fakat gezerken mağaza çalışanının hangi cinsiyet için oyuncak baktığımı sormasından rahatsız olduğumu belirtmeliyim. Elbette çocukların kendi ilgi alanlarına göre seçtiği oyuncaklar var. Kız çocuklarının oyuncak bebeklere ya da erkek çocuklarının arabalara yönleniyor olması çok doğal ama oyuncakların cinsiyeti olmamalı. Her çocuk istediği oyuncağı seçebilmeli ve bu konuda yargılanmamalı.
Hepimizin bildiği gibi, yeni çocuk sahibi olmuş bireyler o ilk heyecanla erkek çocuğu olduysa mavi, kız çocuğu olduysa pembe renkli eşyalara odaklanabiliyor. Bu cinsiyet farklılıkları oyuncak seçerken de etkili olabiliyor. Bu tür ayrımlar çocukların ileriki yaşlarında cinsiyet ayrımcılığına yol açabiliyor. Pek çok bireyde kız çocuklarını severken "prenses", erkek çocuklarını severken "aslan" kelimesini kullanmak gibi bir eğilim var. Aslında bu ifadelerle çocuktan beklenen roller -sorumluluk da diyebiliriz- açığa vurulmuş oluyor.
Bir örnek vermek gerekirse, cinsiyetin getirdiği roller genellikle erkek çocuklarını arabayla oynamaya, kız çocuklarını da evcilik oynamaya yönlendiriyor. Erkek çocukları küçük yaştan itibaren arabayla oynadıkları için ileride "kadınlar araba kullanamaz" algısı ortaya çıkabiliyor. Evcilik oynayanların genelde kız çocuğu olması ise ev işlerini yapması gereken hep kadınlarmış gibi bir algı oluşturabiliyor. Çocuk araba kullanan bireyi baba, ev işi yapan bireyi de anne olarak kodluyor. Halbuki gerçek hayatta böyle mi? Annelerimiz çok güzel araba kullanabiliyor. Babalarımız ise çok güzel yemek yapabiliyor. Bu yüzden bırakalım da çocuklarımız ilgi alanlarını zorlama olmadan kendileri keşfetsin. Böylece hem eşitliğe değer veren hem de daha mutlu bireyler olarak yetişeceklerdir.
Konuya ek olarak, günümüzde meslekler de kadın mesleği ya da erkek mesleği olarak ayrılmıyor. Örneğin; eskiden kadınlar mühendis olmayı tercih etmiyorken, artık mühendislik kadınlar tarafından da tercih edilen bir meslek haline geldi. Erkekler bu tür mesleklerde daha fazla avantajlı olarak görülebilir çünkü daha önce de belirttiğim gibi çocukken oyuncak seçimleri cinsiyetlere göre ayrıştığında beceriler de o şekilde gelişiyor. Cinsiyetinin getirdiği roller nedeniyle eline hiç logo alıp ev inşaa etmemiş bir kız çocuk ileride inşaat mühendisliği okurken, bölümünde erkeklere göre daha az motive olabilir. Aynı şekilde, küçük yaşta annesiyle mutfağa girmemiş bir erkek çocuğu için de ileride gastronomi okumak dezavantaj olarak görülebilir.
Psikolog Balsu Uğurluoğlu