Erkenlik: Anne-babaların, otizmi olan çocuklarının 3 yaşından önce eğitime başlamasını sağlamaları gerekir. Anne-babaların, otizm tanısı almamış olsa bile çocuklarının, bulunduğu yaşta yapması gereken becerileri yerine getirememesi durumunda (16 aylıkken tek sözcükleri kullanmaması, 2 yaşında iki kelimeden oluşan cümleleri kullanmaması, göz kontağını kurmaması, nesne takibi olmaması vb.) bir uzmana başvurmaları önemlidir.
Yoğunluk: Haftada 5 gün ve en az 25 saat, yılda 12 ay eğitim almaları (bireysel eğitim, grup eğitimi, konuşma terapisi, spor vb.) otizmi olan çocukların gelişimlerine olumlu katkılar sağlayacaktır. Özel eğitim alınacak tüm destek eğitimlerin temelini oluşturmaktadır. Anne-babaların, otizmi olan çocuklarının özel eğitim olmadan alacakları destek eğitimlerin yeterli olmayacağını ve çocuklarının gelişimlerinin eksik kalmasına sebep olacağını bilmeleri gerekir.
Oturum Süresi: Özellikle küçük çocuklarla çalışırken, 15-20 dakikalık kısa eğitim oturumları düzenlemek ve gittikçe süreyi arttırmak amaçlanmalıdır. Önemli olan eğitimde geçirilen sürenin verimli olmasını sağlamaktır.
Bireysellik: Otizmi olan çocukların bireysel değerlendirilmeleri sonucunda ihtiyacı olan tüm alanlarda (ifade edici dil, alıcı dil, iletişim, sosyalleşme, bilişsel, öz bakım, günlük yaşam, ince motor, kaba motor, okuma, yazma, matematik vb.) bireysel gereksinimlerini karşılayabilmek için, bire-bir ve küçük grup eğitimine yer vermek ve bireysel bir program hazırlamak gerekir. Otizmi olan çocuklarda adına tepki vermesi, göz kontağını kurması, eğitimciyi-anne-babasını taklit etmesi gibi becerileri öğretmek hedeflenmelidir.
Program İçeriği: İşlevsel iletişim becerilerinin, sosyal becerilerin ve oyun becerilerinin kazandırılmasına ve uygun olmayan, öğrenmesini engelleyen davranışların azaltılmasına-ortadan kaldırılmasına ve olumlu davranışların kazandırılmasına ağırlık vermek önemlidir.
Kaynaştırma: Küçük yaşlardan itibaren otizmi olan çocukların, haftada iki-üç defa veya her gün bir saat akranlarıyla kreş ortamında oyun gruplarına katılması, zamanla bu sürenin arttırılması (günde iki-üç saat ve sonraki zamanlarda her gün yarım gün) sosyalleşmesine katkı sağlar. Okul döneminde (anaokulu, ilkokul, ortaokul, lise) akranlarıyla iletişime geçmesi, birlikte oyunlar oynaması desteklenmelidir. Kaynaştırma ortamlarında otizmi olan çocuğun arkadaşlarıyla iletişim kurması, arkadaşlarıyla birlikte oyun oynaması desteklenmelidir.
Değerlendirme: Verilen bireysel ve grup eğitimin etkililiğini sürekli değerlendirmek ve programında yer alan ve öğrendiği becerilerin yerine yeni becerileri hedeflemek gerekir.
Aileler: Aileleri etkin olarak eğitim sürecine katmak çok önemlidir. Eğitimin tüm zamana yayılması gereken bir durum olduğu unutulmamalıdır. Anne-babaların evde çocuklarıyla sürekli iletişim içinde olmaları, birlikte oyun oynamaları, öğretilen becerilerin evde de tekrarlarını yapmaları çocuklarının gelişimine olumlu katkı sağlayacaktır. Bu nedenle anne-babaların çocuklarının eğitimcileriyle sürekli iletişimde olması ve ortak hareket etmeleri gerekir.
Adnan ARI
Psikolojik Danışman / Özel Eğitim Uzmanı